Yücel KAYA
Tekstil, Fransızca kökenli bir sözcük. Dokuma ve dokumacılık anlamına geliyor. Dokumacılık; hayvansal, bitkisel veya kimyasal lifli kullanım ürünleridir. Giyilebilen her şey ve bazı dekorasyon ürünlerini de içine alan üretim sektörüdür.
Dokumacılık; kullanılacak malzemenin elde edilmesinden (pamuk, keten, jut, sisal vb tarladan, ipek, yün veya kıl ise hayvandan, sentetik ise üretimden) kullanıma hazır hale gelene kadar (kumaş, dikili mamul ya da ev tekstili) geçirdiği sürecin tamamına verilen addır.
Şalpazarı, ismini bir dokuma türü olan şar-şaldan alıyor. Farsça kökenli olan bu sözcük “yünden dokunan bir kumaş çeşidi” anlamına da geliyor. Bu kumaşı günümüzde tamamen unuttuk. Ancak yaşı 60’ı geçenler hatırlıyorlar.
İlçe merkezi, bu kumaşın alınıp satıldığı bir pazar yeri olarak geliştiği için 1902 yılına ait Trabzon Vilayeti Salnamesi’nde “Şar pazarı” olarak geçmektedir.
Yukarıdaki bilgilerden de anlaşılacağı gibi Şalpazarı, eski tarihlerden beri tekstil alanında oldukça faal durumdaydı. Günümüzde de bu faaliyet azalıp şekil değiştirse de devam etmektedir. Resmi olarak ulaşabildiğimiz bir veri olmamakla beraber yaptığımız gözlemlerde tekstil ürünleriyle para kazanıp geçimini sağlayanlar olduğu gibi ilçe genelinde oldukça yüklü miktarda ekonomik getirisi olduğunu söyleyebiliriz.
Çeşitli malzemelerden ip üretimi, bunların dokunması ve ürün haline getirilip düzenli bir şekilde pazarlanmasını sağlayabilirsek ilçemize ekonomik getirisi artabilir ve canlılık sağlayabilir.
Öncelikle elimizde bulunanları incelersek yöresel kıyafetler, aksesuarlar, örtü ve kilimlerde çeşitli dokumaların kullanıldığını söyleyebiliriz. Yer tezgahında dokunan bu dokumalar yapılacak bir takım çalışmalarla daha iyi değerlendirilebilir. Burada dikkat edilmesi gereken husus kesinlikle kaliteden ödün vermemek olmalıdır. Çünkü benzer dokumalar ve ürünler çevre ilçelerde de yapılıp çok ucuz fiyatlarla piyasaya sunuluyor. Örneğin bizde 100 TL’ye satılan bir çanta çevre ilçelerde 40 -50 TL’ye satılıyor. Ancak kalite ve bazı özellikler dikkate alındığında Şalpazarı ürünlerinin farkı görülebiliyor.
Yapmamız gereken ikinci bir adım yaptığımız dokumaları ve ürünleri geliştirmek olmalı. Son yıllarda Şalpazarı Halk Eğitim‘de dokumalardan modern tasarımlar yapılıyor. Oldukça da ilgi görüyor. Dokumaları çeşitlendirip renklendirerek , farklı motifler ortaya çıkararak gelişme sağlayabiliriz.
Üçüncü adımda ise eskiden yapılan, günümüzde unutulmuş şal ve tevek dokuma gibi çeşitleri tekrar canlandırmalıyız. Bu dokumalar günümüzde yaşattığımız dokumalara göre çok daha farklı kullanım alanları ve ekonomik kazanç sağlayabilir.
1990’larda Trabzon Valiliği keşan ile beraber astar dokumayı projelendirmişti. Keşan dokuma Çarşıbaşı tarafından sahiplenildiği için keşan bugün tüm Karadeniz’in simgesi oldu. Bizim dokumalar ise ancak fotoğraf karelerinde meşhur oluyor.
Kaynak:
1-http://www.tdk.gov.tr
2-https://tr.wikipedia.org/wiki/Teksti
3-EMECAN Feridun M.,Ağasar Vadisi:Şalpazarı-Beşikdüzü