Zeynep KARAGÖZ
Bu yazımda sizlere Trabzon iline bağlı Şalpazarı ilçesinin şirin bir köyü olan Sütpınar köyünde geçmiş yıllarda eğcek yöntemiyle yün ipinin nasıl yapıldığını anlatacağım.
Özellikle köyde, mezra veya kırsal kesimde yaşayan insanlar ellerindeki hammadde veya malzeme ile kendi kullanımları için bir şeyler üretip dönüştürmek suretiyle parasal harcamalarını minimize etmekteydi. Belki buna imkansızlıkta imkan yaratmak da diyebiliriz. Ben buna bağımlılıktan olabildiğince kaçınma diyorum.
Çocukluğumda az da olsa gördüğüm şimdilerde pek rastlamadığım bir yöntemdir eğecek ile ip yapma yöntemi. Bilenlerin “hıı” dediğini ,bu kelimeyi duymayanların “eğecek nedir” diye kafalarında soru işaretleri oluştuğunu hisseder gibiyim.
Eğcek; ipin eğrilmesini ve bükülmesini sağlayan bir el aletidir. Sütpınar köyünde buna eğecek veya eğcek denilmekte olup birçok yörede basit düzenekler arasında nüanslar olsa da kirmen veya kirman, eğirmen, ağırşak veya ağşak, roka gibi isimlerle de söylenildiği bilinmektedir.
Sütpınar köyünde geçmiş yılarda küçükbaş hayvancılık, özelikle de koyun yaygın olarak halkın geçim kaynağını oluşturmaktaydı.
Koyun; etinden,sütünden,yününden,koyun gübresinden yararlanılan, aynı zamanda beslenmesi oldukça kolay olan ve tüm coğrafi şartlara uyum sağlayabilen bir tür olması nedeniyle çokça tercih edilmektedir.
Koyunların yünleri genellikle yaz mevsiminde kesim makasıyla kesilerek bazıları tabak halinde bazıları kırpık halde elde edilir. Kullanım özelliğine göre yün istiflenir. Bu yünler daha sonra yıkanır böylece üzerinde bulunan kir, yağ ve partiküller uzaklaştırılır. Bu yünler iplikte,yatak,yorgan ve yastık içi dolgusunda yoğun olarak kullanılır.Yün ipi yapılacak olanlar gerekli görülürse önce tarak ismi verilen metal dikdörtgen düzlem üzerinde iğne veya ucu sivri metal çubuklardangeçirilerek taranır böylece yün daha yumuşak ve sekil alabilecek hale dönüştürülür.Taranan yünler daha sonra ince şeritler haline getirilir.
Eğcek ile Başka Mamulden Sökülen İpi Eğerek Yeniden Kullanıma Kazandıran Bir Karadeniz Kadını
Bu şeritler eğilecek kısım kadar, hünerli Karadeniz kadının koluna sarılır. Büküm verilecek kadarı kollardan işaret parmağı ve baş parmak arasında büküm verilmek suretiyle eğcek denilen düzeneğe aktarılır. Hızlı bir şekilde sarılarak eğirilir.
Eğcek; uç kısmı son kısmına oranla daha ince olan ve kalın olan kısmın uçuna metal para büyüklüğünde delikli ağaç halka geçirilen basit bir el aletidir. Adına köyümüzde ağşak denilen delikli tahta halka bükme ve eğirme işleminde ipliğin eğceğe sarmal oluşturmasını denge sağlayarak eğceğin hızla dönmesini ve ipliğin eğcekten çıkmasını önlemektedir.
Ağşak ; çocukların oynadıkları topaçlara benzetilebilir.
İşte size basit bir ağaç çubuk ve metal para büyüklüğündeki delikli tahtanın meydana getirdiği yün iplikten yapılan yün çoraplar; kış mevsiminin sert ve acımasız günlerinde ailelerinin ve dostların ayaklarını ısıttığı çoraplar bu basit düzeneğin ürünüdür. Bugün gözlerinizi biraz geçmişi izlemeye davet etmek istedim. Umut ediyorum ki yarım ağızda olsa tanık olmuş nesillerin gülümsemesinde , “Ey gidi günler” demesinde katkım olmuştur.Hafızamın bu üretimi size doğru aktarmamda beni yanıltmamış olmasını arzuluyorum. Bedenen ve ruhen sağlıklı kalmanız dileğiyle.